sesli meram 280 -- արյունահեղություն


kay(ıp)bedenler k/lan+-dereasonable (vv)arp presents
sesli_meram_280_//_karşı_152_//արյունահեղություն


27 ekim 2020 salı günü yayınlanmış programın parça dizinidir.

/////sesli meram muhteviyatı\\\\\
x- Yin Yang Audio - Sacred Path (Onset Audio)
x- Yin Yang Audio - Soham (Onset Audio)
x- Molecular - Ultron (Ekou Recordings)
x- Molecular - Dunkin (Ekou Recordings)
x- Forbidden Society - Spectral (Forbidden Society Recordings)
x- Forbidden Society - Hypno (Forbidden Society Recordings)
x- Winslow - Mumbles Of Grace (Goldfat Records)
x- Winslow - To Walk A Mile (Goldfat Records)


/////arz-i-hal
"Mezopotamya Ajansı’ndan bir başka aktarımı yapalım: “Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Emek Meclisi, TBMM'de görüşülmeye devam eden esnek çalışma paketine ilişkin Kadıköy'de bulunan Süreyya Operası önünde açıklama yaptı.

Açıklamaya HDK Eş Sözcüsü İdil Uğurlu, HDP milletvekili Musa Piroğlu ile çok sayıda genç katıldı. "Emekçilerin haklarına saldırı yasası mecliste, kıdem tazminatı  ve emeklilik hakkın gaspına izin vermeyeceğiz” pankartı açan kitle, sık sık “Savaşa değil, emekçiye bütçe” sloganı atıldı.

İlk olarak söz alan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Musa Piroğlu, iktidarın politikaları sonucu ülkeye cehennemin dayatıldığını söyleyerek, “Milyarlarca doları savaşa harcayan iktidar, emekçilere yoksulluğu dayatıyor. İktidara geldiğinden beri 30 bine yakın işçi intihara sürüklendi. İktidar, politikalarıyla yoksulluk ve işsizliği dayatıyor. Bütçe ile kıdem tazminatını ortadan kaldırıp, emeklilik hakkını gasp ediyor.  Geleceksiz ve kıdemsiz bir gelecek sunuyor. Emeğimiz çalınıyor, haklarımızın gaspına izin vermeyeceğiz” diye belirtti.

Ardından konuşan HDK Eş Sözcüsü İdil Uğurlu da, ekonomik krizin ilk olarak yoksulları etkilediğini belirterek, çarkların bir avuç çapulcu, saray ve sermaye için döndüğünü söyledi. Uğurlu, “İktidar emekçilerin düşmanıdır. Toplum baskıya biat etmeyecek, Haklarını almak için mücadelesini sürdürecektir. Bu topraklarda son sözü emekçi ve işçiler söyleyecek” dedi.

HDK Emek Meclisi adına söz alan Ömer Akgün ise, AKP'nin ekonomi politikasının ülkeyi derin bir ekonomik krize sürükleyerek, açlık ve işsizliği derinleştirdiğini dile getirdi. Akgün, meclisten geçirilen torba yasanın emekçilerin haklarının gaspına yönelik olduğunu vurgulayarak, “Bir saldırı ile karşı karşıyayız. AKP her seferinde kıdem tazminatına saldırarak, ortadan kaldırmak istiyor. Torba teklifinde en çok 25 altı ve 50 yaş işçiler etkileniyor. Bu yaş gruplarının haklarının gaspı anlamına geliyor. Milyonlarca işçinin işsizliği anlamına gelen bu bütçenin geçmesine izin vermeyeceğiz” diye konuştu. Açıklama “İş, ekmek, güvence” sloganıyla son buldu.”

Demokrasi, eşitlik, adalet tahayyülleri dile getirilirken olanın ve olmasına devam edilenin bariz bir kırım halinin yekunu olduğu bir kez daha ortaya en kestirmeden çıkageliyor. Her durumda sıradan olanın yaşam hakkına kastın çeşitliliği arttırılmaya, kararlı bir biçimde tüm ol karanlığı dört bir yanda demirbaş kılmaya ant içenlerin elinde bir menzil, bir ülke bir gelecek tahayyülü hepsini kapsayan bir yaşama iradesi geriye konulmuyor. Bütün bütün çabalar bunu bir hakikatin ta kendisi kılmak adına yinelene geliyor. Torba yasalar, kanun teklifleri ve devamında ortaya çıkagelen her eylem / karar / hamle bir kez daha bu beterler coğrafyasında sıradanın seçimlerinin muktedirin insafına terk olunduğunu bir kez daha ifşa eder. Yoksunluk, yoksulluk ve artan bir ivmeyle birlikte kurumsallaştırılmaya devam edilen yeni ülke gerçekliğinde sıradana saldırılar, nefret ve ayrımcılığın birlikteliği bir ülkeyi değil daha çok, daha belirgin bir karanlığı imliyor artık. Seçimler, seçenekler diye sunulan her şeyin bunca yara veren kılınmasının hesabı her ne olacaktır sahiden? Bütün bu fasit döngünün içinde bir tek iyi gün var edilebilir mi? Bir tek gün olsun şu saha, bu ülke nam yerde şu yukarıdaki açık seçik nefrete karşı hayata tek bir olumlu yol açılabilir mi, sahiden?" sesli meram

*akla düşenler, yola çıkıldıktan sonra derinleşen açmazlar ve sorun yumaklarının bireyi neredeyse dakika sekmeksizin nefessiz bırakışı karşısında hala "akil" olanı aramaya devam ediyoruz. akil olanın belirli kural ve kıstaslarla belirlenmiş zümreler için özel bir armağan olmadığına inatla inanmak istiyoruz. derdimiz meramın görünür kılınabilmesi. bahis açtıklarımız ana akımın yüz göz olmaya tenezzül etmedikleri. etmekten bir özenle koşar adım kaçındığı şeyler olmaya devam ediyor günahıyla sevabıyla ve yazabildiğimiz kadarıyla fark edilebilir ayrıntılar ile dönüştürücü, ayrıksı duruşların sebeplerini irdeleyerek endişe giderici, tanımlanmamış olanı arz etmeye çabalayarak yardımcı olmaya sesli meram // deuss ex machina ile devam...iyi haftalar...

allame-i ulul arz’dan ara nağmeler 
okuma parçası

sesli meram // deuss ex machina [ex.] genel geçer disiplinlerden uzak kalıp, deneysel ögeler ihtiva eden müzik türlerine kapısı açık bir yapılandırmayı sunmaya gayret eder. ambient’dan - weird folk’a uzanan ses şeceresinden alıntıları her salı akşamı 21.00-22.00 saatleri (gmt+3) arasında karşı radyo'dan iliştirmeye devam ediyoruz. aralıksız on altı yıldır... yayındayız!...

her türlü eleştiri ve öneri için iletişim kanallarımız;
---------------------------------------------------------

/////poemé
Հայաստան - Արտաշես ՂԱԶԱՐՅԱՆ

Մարտիրոս Սարյանի հիշատակին

Սա այն երկիրն է, որ կորցրել ենք,
Սա այն երկիրն է, որ նորից գտանք:
Սա այն երկիրն է ուր բարձրյալը
Նախաստեղծ կավից արարում էր կյանք:

ճե՜փ-ճերմակ ամպեր կապույտ երկնքում…
Ուր որ է պիտի հրա՛շք կատարվի:
Հեռվում սքողված արարման ակունք,
-Արոր ու ակոս հերկած կտավին։

Ծաղկած տանիքին պար բռնած ծռեր,–
Հողն իրենով է Լույսը երիզել…
Կարմրաքար վանք ու թզենու ծառեր,
Հասունացել ու կաթում է թուզը:

Ձորի պռնկից կախված խաչքարեր,
Այրվող խնկի ծառ դեղին կտավին։
Բերդապարսպին՝ մեսրոպյան գրեր,
Բերդապարսպին՝ քանդակված տավիղ:

Սա այն երկիրն էք որ կորցրել ենք,
Երկիրն այն, որ մենք փնտրեցինք երկար:
Սա այն երկիրն է ուր մեր անցյալը
Հավերժից հառնում, դառնում է ներկա:

Comments