sesli meram 380 -- ապատեղեկատվություն

kay(ıp)bedenler k/lan+-dereasonable (vv)arp presents
sesli_meram_380_//_karşı_252_//ապատեղեկատվություն

18 ekim 2022 salı günü yayınlanmış programın parça dizinidir.

/////sesli meram muhteviyatı\\\\\
1- Zero T & Steo - Go (feat. Myth) (Integral Records)
2- Zero T & Steo - Can't Hide (Integral Records)
3- Duoscience - Triumph (Balearic Breaks)
4- Duoscience - Ain't About U (Balearic Breaks)
5- Noppo - Repression (Balearic Breaks)
6- Noppo - Saviour (Balearic Breaks)
7- Pharuk - I Walk Alone (Liquid Flow)
8- Pharuk - Higher (Liquid Flow)

/////arz-i-hal
"Provokatif bir söylem yığını içinde devlet / devletli kendi abecesini yeniden bina ediyor. O mutlak, kati, kesin iktidar için elzem olan, öncelikli kıldığı teslimiyet adına her gün bir hal, biteviye cerahat yinelenirken, cürüm istikamet belirteci kılınıyor. Yol da, yordam da, çözüm de toptan zayi ediliyor. Naylon demokrasi tahayyülü, pembe hayat imgesinin nasıl da boşa düştüğü bulunmasın, bilinmesin istenir. Hayatın bu sahnedeki tahayyül ve bütün o pratikleri bu yansıyan, temellendirilen engellemelerle, göz dağı uygulamalarıyla adı ve sanıyla linç edilmek istenir. Durum içler acısıdır. Tümden yerleşik kılınmış bir olgu ile ol dezenformasyon titrinin ardına sığınarak, zaten kötürüm olan demokrasinin artık seçimler veyahut da herhangi bir olay öne sürülerek sessizliğin daim kılınması çabasının her neresi elle tutulabilir bir hamledir ki? Goebbels’in izlerini takip eden, süreğen kılınmış yalanları öne sürerek, yeniden imal ederek, kitleleri maniple edip, en olmadık riyayı var ederken bir yandan, öte yandan hakikati hep tersinden işleyerek hangi gün söz konusu olabilir ki. O gün her nasıl iyi olabilir, her nasıl bu ülkede demokrasi, adalet, hayat hakkı, eşitlik ve daha açık tanımıyla müşterek bir hürriyet tahayyülüne yer bırakılabilir ki! Var edilenlerin utanç vesikalarına her gün yeni eklemeler var edilirken, toplumun sessizliğe biat etmesini temin etmek adına yepyeni taarruzlar bina ediliyor, kesin bilgi.

Çürüten bir ülke tezahürü dört bir yanı sarıyor. Yönlendirme, işaret ve işaretleyici hamle ve kanun görünümlü uyaranlarla birlikte bir ülkedeki müşterek söz hakkı talan ediliyor. Ne bir derde dair bahis açmak mümkün kılınıyor. Ne hangi mesel için hangi cümlenin ya da cümlelerin var edildiğinin bir önemi kalıyor. Geriye töz kalmasın diye usa saldıran bir zorbalık, her şeyi inkar eden meşum devlet aklının bir başkası çıkageliyor. Aralıksız artık gizlemeye hacet olmadan, madun siyasetin son yirmi bir yılını şekillendiren akıl, toptancı bir zihniyetle, konuşmanın, düşünmenin, düşlemenin, itiraz etmenin ve bir dolu şeyin daha önünü almaya çalışıyor. Daha önceki internet kısıtlamaları, filtrelemeler, kelimelerin önüne kurulan setler, yepyeni aşılmaz güvenlik duvarları, engellemeler, nihayetinde daha da belirgin hamleler silsilesi kafi görülmediğinden, geldiğimiz “dezenformasyon” yasası ile söz bir kere daha sekteye uğratılmak isteniyor. Böyle bir girdabın içinde sadece ve salt bir biçimde devletlinin uygun gördüğü dayatmaların “ortak görüş” olduğu yanılsamasına devam olunuyor. Bir bu talep olunuyor. Ezerek, biçerek, sınırlandırarak, sonsuz bir baskı iklimini her gün yeniden “demokrasi var” bu ülkede bahsinin ardına saklanarak kuragelen bir iktidar tahayyülü elinde söz hiç edilmek isteniyor. Kaçıncıdır bu taarruz. Dahası ilerisi hepten karanlık kılınmak istenen bir eylem çabasının / kanun / nizam belirtecinin varlığı söz konusuyken, hayatın meseli ne olacaktır? Böyle bir toplamda, bunca yok saymalar ve sürekli inkarla, her şey yalan, kolpa, iddia denilerek hangi yara örtülebilir ki, yara, bere her yanı sarıp sarmalamışken, sahiden? Gündelik dertlerin yekununa eklenmiş olagelen her yeni edim ile nefes almak zorlaşıyor. Buna da alışacak mısınız, iyi midir böyle bir hal bu katran karanlığı, sorgular mısınız? Hayat sansürlenirken, var olan kıyım dört bir yanı, her günü zapturapt altına alırken, demokrasi hiç, söz naçar, kelam lal kılınmaya bir hışım çabalanırken, o karanlığı sorgular mısınız?" sesli meram

*akla düşenler, yola çıkıldıktan sonra derinleşen açmazlar ve sorun yumaklarının bireyi neredeyse dakika sekmeksizin nefessiz bırakışı karşısında hala "akil" olanı aramaya devam ediyoruz. akil olanın belirli kural ve kıstaslarla belirlenmiş zümreler için özel bir armağan olmadığına inatla inanmak istiyoruz. derdimiz meramın görünür kılınabilmesi. bahis açtıklarımız ana akımın yüz göz olmaya tenezzül etmedikleri. etmekten bir özenle koşar adım kaçındığı şeyler olmaya devam ediyor günahıyla sevabıyla ve yazabildiğimiz kadarıyla fark edilebilir ayrıntılar ile dönüştürücü, ayrıksı duruşların sebeplerini irdeleyerek endişe giderici, tanımlanmamış olanı arz etmeye çabalayarak yardımcı olmaya sesli meram // deuss ex machina ile devam...iyi haftalar...

allame-i ulul arz’dan ara nağmeler 
okuma parçası

sesli meram // deuss ex machina [ex.] genel geçer disiplinlerden uzak kalıp, deneysel ögeler ihtiva eden müzik türlerine kapısı açık bir yapılandırmayı sunmaya gayret eder. ambient’dan - folk’a uzanan ses şeceresinden alıntıları her salı akşamı 21.00-22.00 saatleri (gmt+3) arasında karşı radyo'dan iliştirmeye devam ediyoruz. aralıksız on dokuz yıldır... bir direniş hali içinde... yayındayız!...

her türlü eleştiri ve öneri için iletişim kanallarımız;
---------------------------------------------------------

/////poemé
Հպարտությունս -- Վարդան ՀԱԿՈԲՅԱՆ

Հպարտ եմ, իրա՛վ...
Չէ՞ որ երկնքի բույրով խնկարկող
Լեռներ ունեմ ես իմ ոտքերի տակ.
Հրացո՜լք լեռներ,
Որոնց թեւավոր կատարներին միշտ
Վառվում է սերն իմ հայոց աշխարհի։
Հպարտ եմ ազատ իրավունքիս մեջ։-
Իմ իրավունքով
Հունդերը հողում ծիլ են արձակում՝
Գարուն է քանի,
Կռունկը լույսի հմայքները տաք
Ծրարում է իր ճերմակ թեւերում՝
Գիշերվա ճամփան անցնելու համար,
Ժայռից կարկաչ է բխում աղբյուրի...
Երազից առաջ՝ այդ իրավունքով
Կարող եմ թեւել,
Արեւին հասնել՝
Կրծքիս տակ հեւքը հայրենի երկրի...
Հպարտ եմ, քանզի
Երազները իմ սրտից են քամվել
Եվ տրվել դարիս,
Հպարտ եմ, որ իմ սրտին տեր դառած
                Հայրենյաց սերն է
Միշտ ինձ վեր տանում,
Ինչպես թռչունին՝ թեւերը նրա...
Հպարտ եմ, այո՛,
Հպարտությունս քո՛նն է, Հայրենի՛ք,
Իմ Արցախինն է.
Սրբացած պարտք է հպարտությունս՝
Արեւապսակ օրդ երգելու
Եվ իրավունքով իմ մշակ պապի
                (որ չի ունեցել)
Հողդ հերկելու...
Հպարտ եմ ես իմ լեռների նման։

Comments