sesli meram 436 -- տրորել

kay(ıp)bedenler k/lan+-dereasonable (vv)arp presents
sesli_meram_436_////տրորել

27 kasım 2023 pazartesi günü kaydedilmiş programın parça dizinidir.

/////sesli meram muhteviyatı\\\\\
01. Activ - Flying Souls (FX909 Music)
02. Activ - Moving On (FX909 Music)
03. Kandwoo - Running Away (Liquid Brilliants)
04. Kandwoo - Moonwalk (Liquid Brilliants)
05. Satl - Hold Me (Integral Records)
06. Satl - Meal Deal (Integral Records)
07. Manifold - Undewater (Celsius Recordings)
08. Manifold - Been And Gone (Celsius Recordings)

/////arz-i-hal
"Güllük gülistanlık bir yaşam vaadi aralıksız zikredilirken, sanki her şey rutin olağan hali içerisinde ilerliyormuş gibi yapılırken hakikati bildiren küçücük detaylar sökün ediyor. Bir kere daha eline geçmiş olan emekli maaşının yetersizliği yüzünden çalışmak zorunda kalan bir insanın hayatını yitirmesi haber olunuyor. Güllük gülistanlık bir zemindeysek bu yaşananlar / yaşatılan kırımlar necidir? Yaşamak için çalışma mecburiyetine düşülen bir hal, yaşlılığın sigortası olarak görülen emekli maaşının bariz bir hiç kılınmasının yolunda bu kaçıncı can kaybıdır, sahiden? Gündelik yaşam idesinin tastamam tarumar olunduğu bir zeminde kaçıncı cinayet, yıkım, kırımdan sonra nihayetinde işler yolunda gitmiyordur bahsi anlaşılacaktır ki bu cinnet vatanda!

Bilinmezliğin içerisinde bir o yana bir bu yana savrulmaya devam ediyor muktedirin yeni ülkesi. Maniple edebildiği kadarıyla bir algı oluştururken, bütünüyle sosyal medyasından o yaygın sarayın medyası ile suna geldiği perspektif dahilinde her şey olağan halde diye bildirilirken bunca vahamet neyin nesidir? “Birleşik Kamu İş Konfederasyonu’nun yayımladığı ‘Halkın Enflasyonu’ araştırmasına göre gıda fiyatları son beş ayda toplam yüzde 41,8 yükseldi.” Tek satırda ortaya dökülen onlarca yıkımdan bir başkası olaraktan şu bahis de mi bir şeyleri izah ettirmez? Nicelik, nitelik, anlamsal dönüşüm, hakikatin ta kendisi günbegün alaşağı edilip durulurken birçok tahakküm halinin, birbirine tutunmuş tehdit dilinin kıyısında ne edecektir ki sıradan insan, nasıl edecek? Yeni yüzyıl şakımasını aralıksız var ederken bir devletli pratiği gündelik / norm yıkımlara terk edilirken hayat tahayyülü delik deşik olunurken istikamet nedir, karanlıktan gayrı! Bir dönüşüm hali ki hangi yana bakarsanız bakın yıkımın kalıcılığını onca örtbasa rağmen ulu orta ver ediyor. Bir yenilikten ziyade eldekini de tarumar eden, cürmün pençesine düşürülen sıradan insanın hayat hakkının mahvedildiği bir devinim süreğen kılınıyor. Cürüm eylem kılınıyor. Hayatın kuşatılması icraat. Nefes alıp vermeyi bile satmaya çalışacak olmaları mütemadiyen gelişme. Böyle bir zeminde hayatın hali nice olur ki, ne olur yani…" sesli meram

*akla düşenler, yola çıkıldıktan sonra derinleşen açmazlar ve sorun yumaklarının bireyi neredeyse dakika sekmeksizin nefessiz bırakışı karşısında hala "akil" olanı aramaya devam ediyoruz. akil olanın belirli kural ve kıstaslarla belirlenmiş zümreler için özel bir armağan olmadığına inatla inanmak istiyoruz. derdimiz meramın görünür kılınabilmesi. bahis açtıklarımız ana akımın yüz göz olmaya tenezzül etmedikleri. etmekten bir özenle koşar adım kaçındığı şeyler olmaya devam ediyor günahıyla sevabıyla ve yazabildiğimiz kadarıyla fark edilebilir ayrıntılar ile dönüştürücü, ayrıksı duruşların sebeplerini irdeleyerek endişe giderici, tanımlanmamış olanı arz etmeye çabalayarak yardımcı olmaya sesli meram // deuss ex machina ile devam...iyi haftalar...

allame-i ulul arz’dan ara nağmeler 
okuma parçası

sesli meram // deuss ex machina [ex.] genel geçer disiplinlerden uzak kalıp, deneysel ögeler ihtiva eden müzik türlerine kapısı açık bir yapılandırmayı sunmaya gayret eder. ambient’dan - folk’a uzanan ses şeceresinden alıntıları iliştirmeye devam ediyoruz. aralıksız yirmi yıldır... bir direniş hali içinde... yayındayız!...

her türlü eleştiri ve öneri için iletişim kanallarımız;
---------------------------------------------------------

/////poemé
Կրկին՝ Նոստալգիա -- Վարդան ՀԱԿՈԲՅԱՆ

Երեկ, շատ, շատ տարիներ հետո՜,
երբ պապս չկա,
պատահմամբ աչքովս ընկավ գյուղի տան ձեղնահարկում
                                     պահված հոտաղաճիպոտը,
ակամայից ձեռքս առա,
թվաց՝ սեղմեցի պապիս ձեռքը։
Բայց թոռնիկներս մի օր ջարդեցին այն՝
                                              չհասկանալով, թե դա ինչ է։ Ջարդված
մասից գրիչ սարքեցի, որ գոնե այդպես պահպանվի այն՝
որպես հիշատակ...
Հիմա այդ գրիչը թաթախում եմ թանաքամանի մեջ ու գրում եմ,
թեպետ իմ գրածները չեն ընդունում թոռնիկներս,
որ գժվում են «Ռոք» երաժշտության համար։ Իսկ ես գլուխ եմ
ջարդում,
որ փայտե գրչովս վերհիշեմ հոտաղ պապիս ինքնաստեղծ
հորովելներից գոնե մի տող,
չի ստացվում...
Դես եմ քաշում միտքս, դեն եմ քաշում,
ինքս ինձ հետ հուրբուզորբա եմ անում (պապիս խոսքն է),
չի ստացվում եւ... վերջ։
Չեմ կարողանում երգել։
 
Ու հանկարծ հիշում եմ՝
պապս առանց լուծ ու լծկան, առանց վար անելու,
չէր կարողանում երգ ասել...

Մտքիս մեջ ինքս իմ մասին ասում եմ.«Տեր Աստված,
                պապն էլ իր պապին այսքան նմա՞ն կլինի»։

Comments