Yırtık Cd Kabı# 10 - Alamaailman Vasarat-Maahan


Alamaailman Vasarat - Maahan (Silence)
Sürekli gelişebilmek için, türler arası saydamlaşan cevherlerden faydalanmak ve bunu alabildiğince kendi öznenizi oluşturan temellerinizle harmanlayabilmeniz gerekir. Yüzeysel bir devşirmelikten ziyade; anlayarak gelişen, adım adım da olsa ötekinin sınırlarını yoklayan ve bolca gözlemleyen bir düzenek ile müspet sonuçlara ulaşmak söz konusu olabilir. Anlık kararların öylesine çabuk verildiği bir zaman diliminde yaşayan biz beşeriler için biraz zorlayıcı olsa da aslolan, bütün bu çalışmayı geniş bir zaman dilimine yayarak gerçekleştirebilmek, neticesinde bizleri denenmemişin sınırlarına biraz daha yaklaştıran açılımlara ulaşabiliriz. Bu tarz bir çalışma düzeni, dikkatimizi cezbedemeyen ayrıntıların an geldiğinde ne kadar önem arz ettiğini ortaya çıkartıyor. Vesselam denemek güzeldir, korkmadan adım atabilene, sınırların ötesine geçebilene, emek harcayanlara bir mükafattır.

Bu yöntemler bütününü, 2000 yılından bu yana uygulayan Finlandiya’lı bir ekip olan Alamaailman Vasarat’ı son çalışmaları olan Maahan’ı da sayfalarımıza konuk ederek sizlere aktarabilmeye çalışalım. Türlü çeşit metal müziğinin kök saldığı bir coğrafya olarak hafızalara kazınmış olan Finlandiya’nın deneysel dönüşümler ile kimi zaman en hareketli tını yığınlarına, kimi zaman da Orta Dünya’nın söylencelerinin günümüze taşınmış örneklerine uzanan geniş bir dinlence bütünü kulağımıza çalınmakta. Bahse konu olan ve 1997 yılında Jarno Sarkula (Bass) ve Teemu Hänninen (Davul)’nun çabaları ile temelleri atılmış bir proje olan grup içerisinde de ara bağlantılar ile enstrümental bir dinlencelik ortaya çıkartılmakta. Bu formu yakalayabilmelerinin temelleri arasında Alamaailman Vasarat’a evrilirken de Jarno Sarkula’nın gitar’dan soprano saksafona geçişinin bir ara bağlaç olduğunu belirtebiliriz. Amaç değişik bir form yakalayabilmek olunca da gruba katılan her bir üye ile belirli bir tarzın içerisine sığdırılamayacak türler harmanı ortaya çıkagelir. Finlandiya’lı progressive rock topluluğu olan Höyry Köne’nin üyesi de olmuş müzisyenlerin de bu proje içerisinde yer aldığını bir dip not olarak belirtelim. Bu deneysel yaklaşım prensibinin ilk meyvesi olarak 2000 yılında Laskeuma etiketinden (2002 Silence) „Vasaraasia“ albümü yayınlanır. Yazımızın ilk satırından itibaren bahsetmeye çalıştığımız geliştirilmekte olan bir tür harmanı olan albüm ile (İskandinav akustiği ile Kebab-Kosher-Caz-Film-Traffic-Punk) Alamaailman Vasarat grubu, derinlemesine bir sondajın neticesinde karşıtlıklardan yeni bir form yakalamayı başarır.

Dinlendikçe kendi içinde açılımları da barındıran ve giderek bir örnekleşmeye başlamış bulunan müzikal etiketlemenin de önünü almaya çalışan bir çalış bütünü olan ilk kaydı takiben 2003 yılında „Käärmelautakunta“de Alamaailman Vasarat’ın çizgisini koruyan yapısı ile takipçileri için gerekli olan müzikal zenginliğin bir devamı olarak değerlendirilebilir. John Zorn ve şürekasının yıllardır Tzadik çatısı altında yayınlamış ve üretmiş oldukları çoğulcu caz deneyselliğine de Fince bir yorumlama olarak savlarsak pek de yanlış olmayacaktır. Yorgun bir düş müziğinden, bir anda şekillenmeye başlayan heavy metal tonlarına oradan da klezmer’e uzanabilmek pek alışılageldik olmasa da, dinlendikçe hoşnut kalınabilecek bir deneyimi vaat etmesi bile başlı başına müzikal anlamda değerlendirilmeyi, grubun müziğinden zevk almanızı kolaycıl kılacak bir diğer ayrıntıyı oluşturuyor. Buna güzel bir örnek olarak da Lentävä Mato’yu aynı çalışmadan önerebiliriz.

„Tanrı’nın Çekici“olarak Türkçeleştirebileceğimiz mahlasları bulunan Alamaailman Vasarat’ın ortak çalışmalar ve film müzikleri harici olan üçüncü kaydı olan „Maahan“a değinelim. Yayınlanmış olan iki çalışmanın birleştirildiğinde ortaya çıkardığı yapbozun türlü çeşit enstrümanlar ile kutsanıp düzenlendiği bir çalışma „Maahan“. Kollektif bir ses oluşturabilmek için geçerli olan tüm kuralların alt üst edildiği, dahası gözü kara bir deneyselliği, uygun bir tefrika ile yönlendiren, yetiştiren, dinleyiciye buluşturan bir derleme kayıt. Yüzeylerin keskinliği kadar merak ettirici yönelişimlerden de feyz alan bir giriş ile albümün açılışı gerçekleşiyor. Yüksek tonlu gitar riffleri ile bir anda „Addams Family“ film müziğinden kesite ulaştığınız, süregiden döngüsü içerisinde yeni katmanların eklemlenmesiyle Fante’nin romanlarında yer bulan mekanları gözünüzün önüne getiren Kyyhylly, coşkun dalgalanma efektleri ile klezmer’in sınırlarını ters köşeden bir bakışa ulaştıran Helmi Otsalla, inişli çıkışlı trafiği ile demoralize olmuş bünyeleri dahi şenlendirecek bir kıvraklığa ulaşarak albümden de öne çıkmayı başaran çalışmalarından birisi olmayı başarıyor.

Caz deneyselliğinde uç noktaları betimleyen, son bir kaç sene içerisinde yayınlanmış pek çok kayıtta karşımıza çıkmış bulunan metal tonların vücut bulduğu Luiden Valossa, Naapurin Talossa, albümün doruk noktalarından bir diğeri olarak öne sürebileceğimiz enstrümental yoğunluk ile donanmış Katkorapu ile ska-metal’in icrasına da vakıf olmayı başarıyoruz. Uzun sözün kısasına gelirsek de, dinlediği müzikte deneysellik arayan, türler arasında geçişlere kulağı aşina olan, dans etmeyi seven, Dünya kültürlerine karşı özel merakı olan gibi verileri sizlerin de ekleyebileceği onlarca farklı tamlamayı, isteği bütünleyen bir proje Alamaailman Vasarat. Keşfedin...

Albüm eleştirisi daha önce Trendsetter Dergisi Şubat 2008 tarihli nüshasında yayınlanmıştır. Yayınlanmış makale dizisi içerisinde okuyamamış takipçilerimiz için şimdi Deuss Makina'da...

Comments