sesli meram 297 -- սպասավոր

kay(ıp)bedenler k/lan+-dereasonable (vv)arp presents
sesli_meram_297_//_karşı_169_//սպասավոր

23 şubat 2021 salı günü yayınlanmış programın parça dizinidir.

/////sesli meram muhteviyatı\\\\\
1- Enver & Kalliope - Reflections (Desolate Recordings UK)
2- Enver & Gracy Mae - See You (Desolate Recordings UK)
3- Channell - Imagination Runnin' (feat. 2b.Frank) (Inform)
4- Channell - Pretending (Inform)
5- Mindloader - Blessed Dreams (Liquid Flavour Records)
6- Mindloader - Gloomer (Liquid Flavour Records)
7- Blade - To Be With You (One7Six)
8- Blade - Keys Rift (One7Six)

/////arz-i-hal
"Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun insan hakları mefhumunda Türkiye topraklarında var edilmiş tüm yıkımlara / taarruzlara karşı ses vermiş bir insan olmasının bedeli ödetilmek istenir. Cerahatin, cühela cüretinin var ettiği kötücü, karanlık hallerin parça parça iliştirip her güne içkin kıldığı yegane şey olan tahakküm etme / biat ettirmeye çabalama artık hiç gizlenmeden var edilir. Gergerlioğlu gibi meclis çatısı altında hakkın / verili değil doğru ve doğrudan evrensel olanın altını çizin, her fecaat dahilinde sorgulanması bir yana açık bir biçimde unutturulmak isteneni bildirdiği için hedefe konulur. Gel gelelim burasının her neresi olduğu muhakkaktır. Çıplak arama dayatmasından, var edilmiş olan düzenin en karanlık odaklarının her güne içkin hak gaspları, baş amir ve baş faşistin direktiflerinden hemen sonra pundu bulunduğu için / emir alındığı için / var edilen abuk sabuk kararların her nasıl olduğunun da aynasıdır Gergerlioğlu için ikame edilen.

Bütün bütün parçalar, paramparça bir ülke denklemi var ediliyor. Gara’da PKK’ye yönelik operasyon olarak duyurulanın ardından bir menzildeki Kürd ve öteki olarak anılan / inatla böyle bildirilen oysa bu topraklardaki yegane mücadele / itiraz / çözüm için çaba imecesi olan bir siyasi parti hedef kılınır. Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ve onlar ile o kayyım darbesine karşı ses çıkaran tüm üniversitelerden öğrenci / akademisyenler de bu kervanda hedef kılınır. Ankara’nın göbeğinde üç genç kaçırılır, sosyal medyada nerede olduklarına dair sorgunun ardından her biri başka yerlerde salı verilir. Tehditler var edilip, hedef almalar kesintisiz kılınır. Kolluk olduğunu zikreden bir temsil, kadınların yapmaya çalıştığı açıklamayı sabote eder, HDP milletvekilleri Züleyha Gülüm, Hüda Kaya, Dilşat Canbaz, Filiz Kerestecioğlu, Muazzez Orhan, Serpil Kemalbay ve Oya Ersoy’un olduğu bir kafileyi süpürür, onları çeken gazeteciler hedef kılınır. -PKK yandaşları, araba ezmiyor ki şunları kabilinden, kalibresi düşük, bir cümlecik kurulur kolluk tarafından. Edirne Cezaevi’nde darp edilen tutsaklara aynı gün soruşturma açılır. Yüzün üstünde insan HDP ile bağlantıları öne sürülerek gözaltına alınır. Partinin Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Fatma Kurtulan, Garo Paylan, Hüda Kaya, Meral Danış Beştaş, Saruhan Oluç, Serpil Kemalbay, Sezai Temelli ve Pero Dundar’a Kobane Fezlekesi düzenlenir. Bütün bunlar bir ya da birkaç güne sığdırılandır.

Tekinsiz bir yaşam sahası var ediliyor. Düzen, yıkımlarına yenilerini eklemek için hemen hemen her günü bir fırsat olarak değerlendiriyor. Var edilmiş katran karanlığında geçmişi yeniden bina ederek, darbeci kenan efendinin suretinde cismanileşmiş olan ayrımcılığı bu modern zamanlar denilen garabetlikler ülkesine monte ederler. İnsan hakları mefhumunun ayaklar altına alındığı, Kürd’ün terörist şablonuna sıkıştırılıp, sallantıdaki bir iktidar hali ve suretini Gara operasyonundan sonraki yıkımla kurtarmaya çabalama gayretinin en utanç verici temsilleri var edilir. Sivilleşmekten bahis açıp, demokrasi, eşitlik, adalet, hak ve hukuktan dem vurup, reformlardan bahis açıp, yüzünü batıya döndüğünü bildirirken ol Avrupa’ya gülücükler saçılırken, kapalı kapılar ardında pazarlıkların devam edildiği bir halkın, beraberinde onlarla birlikte yol almaya çalışan bir Türkiyeli seçmen profili, hayat imecesinin hedefe konulduğu bir sahne gerçek kılınır. Hangi parçayı eklerseniz bir tane daha boşluk bırakan bir ülke profili kesintisiz bina ediliyor. Nefret, hiddet ve şiddetin bir biçimde güncellendiği yerde, ayrımcılığa neden / sebep var edilmeye devam ediliyor. Her gün tuz / buz edilirken demokrasi mefhumu ayaklar altına alınıyor. Düzenin var ettiği tüm o düzenli tahakküm etme hali içinde bir yapboz kılınıyor menzil. Her parçası paramparça. Belalar, beddualar, hiddet seremonileri kafi gelmeyen bir sivil düşünü linç ettirmeler. Hep o baraj oyununu var etmeler, sırasını savmalar için muktedir bir diyorsa iki, üç katan insanlık düşmanları. Meselin terörle mücadele değil, bildiğiniz topyekun bir halka karşı en ağır tahakküm etme biçimleri olduğuna tanık olduğumuz bir yap boz kurgusu. Her şey ama her bir şeyi zayi etmeye devam edenler eliyle, paramparça kılınmış bir ülke hakikati bir kere daha sabitlenir. Her haliyle paramparça." sesli meram 

*akla düşenler, yola çıkıldıktan sonra derinleşen açmazlar ve sorun yumaklarının bireyi neredeyse dakika sekmeksizin nefessiz bırakışı karşısında hala "akil" olanı aramaya devam ediyoruz. akil olanın belirli kural ve kıstaslarla belirlenmiş zümreler için özel bir armağan olmadığına inatla inanmak istiyoruz. derdimiz meramın görünür kılınabilmesi. bahis açtıklarımız ana akımın yüz göz olmaya tenezzül etmedikleri. etmekten bir özenle koşar adım kaçındığı şeyler olmaya devam ediyor günahıyla sevabıyla ve yazabildiğimiz kadarıyla fark edilebilir ayrıntılar ile dönüştürücü, ayrıksı duruşların sebeplerini irdeleyerek endişe giderici, tanımlanmamış olanı arz etmeye çabalayarak yardımcı olmaya sesli meram // deuss ex machina ile devam...iyi haftalar...

allame-i ulul arz’dan ara nağmeler 
okuma parçası

sesli meram // deuss ex machina [ex.] genel geçer disiplinlerden uzak kalıp, deneysel ögeler ihtiva eden müzik türlerine kapısı açık bir yapılandırmayı sunmaya gayret eder. ambient’dan - folk’a uzanan ses şeceresinden alıntıları her salı akşamı 21.00-22.00 saatleri (gmt+3) arasında karşı radyo'dan iliştirmeye devam ediyoruz. aralıksız on yedi yıldır... bir direniş hali içinde... yayındayız!...

her türlü eleştiri ve öneri için iletişim kanallarımız;
---------------------------------------------------------

/////poemé
A la՛ Նադսոն. Պոետին - Հովհաննես ԹՈՒՄԱՆՅԱՆ

Թաքցրու, պոետ, վշտերդ ամբարված
Մեծ գաղտնարանում ալետանջ հոգուդ,
Ամբոխի առաջ մի երգիր նրանց,
Եվ ինչո՞ւ համար ողբալ անօգուտ.

Եվ դուն չես կոչված, որ փոքրոգության
Արտասուքներով քո վշտերն երգես,
Դուն պիտի ճնշված մարդկության առաջ
Սև ճակատագրի գոյությունն հերքես։

Թեկուզ կեղծ լինի ժպիտը դեմքիդ,
Թեև դժվար է քեզ համար կեղծել,
Պետք է մոլորված, անկիրթ ու նեղսիրտ
Ամբոխի համար հավատ ստեղծել.

Գուրգուրիր նրան ինչպես չար մանկան,
Պատժի ժամանակ անողորմ եղիր,
Զեռքումդ ունեցիր փայլուն խարազան,
Հարվածիր նրան և հառաջ մղիր.

Հառաջ տար նրան և ձեռքդ մեկնիր,
Ցույց տուր փրկության արյունոտ ուղին,
Կռվից փախչողին ծաղրանքով հեգնիր,
Փառագոչ երգով գովիր կռվողին.

Սիրտ տուր ընկածին, գետնից վեր քաշիր.
Մի թողնիր երբեք, որ մնա նա ցած.
Կենդանի երգով զարթեցրու, շարժիր
Զգացմունքները նրա վհատած.

Բարկության հրով շնչիր չարի դեմ,
Որ թույնով, փողով գահ է բարձրացել,
Եվ լուսավորիր, ցույց տուր ամբոխին,
Թե ինչ ընթացքով չարիք է գործել։

Թող որ ճանաչե և պատուհասե
Նրա չարությունն ամենակատար,
Եվ այնուհետև կուրորեն չասե,
Մեծ կամ մարդասեր, ազգի բարերար.

Եվ պատվանդանը հիմքից խորտակիր
Ոսկի հորթերի, ինքնամոլության,
Մարդոց սրտերում դարձյալ հաստատիր
Լրբությամբ մերժած գահն աստվածության.

Մենք այն ժամանակ և կըգանք քեզ հետ
Եվ քեզ կըսիրենք, կըփառավորենք,
Սրտի հրճվանքով կանվանենք «պոետ»,
Ամեն մի խոսքդ կընդունենք օրենք։
1890

Comments