sesli meram 486 -- փոխակերպել

kay(ıp)bedenler k/lan+-dereasonable (vv)arp presents
sesli_meram_486_////փոխակերպել

25 kasım 2024 pazartesi günü kaydedilmiş programın parça dizinidir.

/////sesli meram muhteviyatı\\\\\
01. Swayz - Dalston Morning (Onset Audio)
02. Swayz - When You're Gone (Onset Audio) 
03. Waeys & Molecular - Arrows (Critical Music)
04. Waeys & Molecular - Heads Anthem (Critical Music)
05. Waeys - Your Type (feat. Solah) (Overview Music)
06. Waeys - Steady Aim (feat. Azotix) (Overview Music)
07. Inner Terrain & Wreckless - Future Self (Metalheadz)
08. Inner Terrain & Wreckless - The Veil (feat. Perry Jackson) (Metalheadz)

/////arz-i-hal
"Dehşet dolu bir güncellik hasıl oluyor. Her zamanki rutine dahil edilmiş olagelen hemen her türden cerahatli imge, eylemsellikle birlikte var edilmiş nobran pratikler eliyle tüm bu sahne dehşete esir kılınıyor. Esaret halini imgeleyen, sonuna kadar gerçekliğini var ede duran bir toplamla yaşam kuşatılıyor. Toplum zaten sizlere ömür. En ufak bir ortaklaşma, en ufak bir bütünleşmeyi var edemeyip yukarıdan çıkagelen her ne varsa bunu dinamik bir biçimde sessizce kanıksayan, umursamayan, kendi etlisine sütlüsüne dokunulmadıkça da hiçbir şey için itirazı var edemeyen bir denklem / kümeleme toplum diye bildiriliyor iş bu sahnede. Yaşamın kökten çürümeye rehin edildiği zeminde olmakta olan fecaat halinin kötülük sarmalının bizatihi yeniden imaliyle o dehşet tahayyülünün gerçekliğine varılır. Bir bataklık halidir ki, yarının daha şimdiden esareti söz konusudur. Muktedir yaralar için söz var etmez. Kitlesel dönüşümü temin edebilmek daha da bataklığın ortasına çekebilme adına vatan millet sakarya türküsünü zikreder. Kesintisiz kılınan hamleler bütünüyle yeni dehşetli güncelliği var eder, gel gelelim ne dur, ne durağı söz konusu olur bu tahayyülün.

Tümden, ama’sız, fakat’sız bir halde yengileri sıradana reva gören, duraksamaksızın aleni hedef almaların sökün ettiği bir güncellik var edilir. Dehşet bugün her yerdedir. Doğrunun ya da doğrulara dair sözün esamesinin okunmadığı bir cerahat sarmalının orta yerinde bu hayat imecesini birbirinden ayrıştırarak, insanları eleyerek, sınıflandırarak, kesin ve kati bir halde hatlarla ayırarak o dehşet sahnesi var edilir. Hikaye değil yirmi üç yıllık hakikati bildirecek olan yegane şey bu bahistir. Hayat mefhum, mesel ve kapsamının alaşağı edilip derdest olunduğu, cerahatin dört bir yanı kuşatmasının hemen tüm örneklerine esir edilen bir yerin gerçekliğidir mesel. Kesin ve kati olanın yıldırı olduğu, doğru istikametin hiçbir zaman bulunamayacağı bir katran karanlığının yeni ülke diye bildirildiği zemin artık bariz hakikatimizdir. Nobran, pragmatist ve bedene / akla yönelik tehditlerin belirgin bir gerçek kılındığı zeminde normalin yerle bir edilmesi her ana yayılır. Pandemi güncesinden bu yana arasız devam eden ol yönlendirme, cerahate esir edilmiş ülke tiradının varlığı zaten pek çok şeyi başlı başına anlatacaktır. Bütünüyle hazır fırsat olarak görülen her dönemeç, her köşeye kıstırıldığında sıradan insan yeniden iktidar ve bileşenleri eliyle o çarklar döner ve oyun yeniden kurulur. Dehşete doğrudan yollanmak tam olarak budur, bu haldir.

Sözün kifayetsiz kaldığı anları var eden bir tekerrür etme istemi ile yeniden kuşatılıyor işte memleket, ondan geriye her ne kaldıysa şayet. İstanbul, Esenyrurt belediyesi ile yeni başlamış olan süreçte önce Merdin, Elih ve Riha’nın Xelfeti ilçelerine kayyım atanır. Ol aralıkta çıkagelen direnci, direniş hattını pek zayıf gördüğünden muktedir daha geçtiğimiz günlerde önce Dersim Belediyesine, arkasından da Dersim’e bağlı Ovacık belediyelerine de kayyım atanmasına hükmeder. Dolaylı yollardan darbeciliği ele alan, şiddeti kullanışlı bir aparat kılan, eyleyen muktedir ve güdümlü yargısı için bunlar tabi gelişmelerdir. Peki o seçimler ne için var edilir, oy denen şey her ne içindir. Kendi ezber ettikleri dillerinde her anlamda pelesenk olan irade, irade, irade ne yana düşecektir mesela. Ardıl sıra yine, yeni ve yeniden biçimlendirilen bu tahakküm haznesinin, eyleme dökülmüş olagelen kaybedilmiş seçimleri böyle geri almaların, iktidar lehine yazmaların yukarıda sayılan ol illerde kimse için bir karşılığı yokken, kalmamışken her neye yarayacaktır, kırılmaları daha da derinleştirmekten gayri!" sesli meram 

*akla düşenler, yola çıkıldıktan sonra derinleşen açmazlar ve sorun yumaklarının bireyi neredeyse dakika sekmeksizin nefessiz bırakışı karşısında hala "akil" olanı aramaya devam ediyoruz. akil olanın belirli kural ve kıstaslarla belirlenmiş zümreler için özel bir armağan olmadığına inatla inanmak istiyoruz. derdimiz meramın görünür kılınabilmesi. bahis açtıklarımız ana akımın yüz göz olmaya tenezzül etmedikleri. etmekten bir özenle koşar adım kaçındığı şeyler olmaya devam ediyor günahıyla sevabıyla ve yazabildiğimiz kadarıyla fark edilebilir ayrıntılar ile dönüştürücü, ayrıksı duruşların sebeplerini irdeleyerek endişe giderici, tanımlanmamış olanı arz etmeye çabalayarak yardımcı olmaya sesli meram // deuss ex machina ile devam...iyi haftalar...

allame-i ulul arz’dan ara nağmeler 
okuma parçası

sesli meram // deuss ex machina [ex.] genel geçer disiplinlerden uzak, deneysel ögeler ihtiva eden müzik türlerine kapısı açık bir yapılandırmayı sunmaya gayret eder. ambient’dan - folk’a uzanan ses şeceresinden alıntıları iliştirmeye devam ediyoruz. aralıksız yirmi yıldır... bir direniş hali içinde... yayındayız!...

her türlü eleştiri ve öneri için iletişim kanallarımız;
---------------------------------------------------------

/////poemé
Երեկ -- Վարդան ՀԱԿՈԲՅԱՆ

Իջավ երկինքը, կապույտը դարձավ անօդ մի տարածք,-
եւ քարի ներսում ծաղիկը հանգավ՝ թեւը չբացած,
եւ առուն եղավ սովորական վազք՝ ջրիկ ու անջինջ,
եւ աստղից ընկած արցունքի խորքում շողը թալկացավ,
եւ իմ արյունով ծիլվորած տողը ես դեն նետեցի։

Ես՝ բիրտ ու սնանկ, ես՝ զավակ ցավի ու խոր տրտմության, -
օրվա աչքի մեջ չծաղկեց հոգուս ճախրանքը անզուսպ,
շուրթերս թողի սանձը կոխկրտած ձիու ոտքերին.
սատանան սիրո օրոցքում դրել՝ ինձ մահ է շրշում,
անցնելիք բոլոր ճամփեքի վրա ականված եմ ես։

Վերցրեք ձեռքերս ու մաս-մաս արեք - գրկել են մեղքը,-
իմ սեւ ծննդի համար Աստված էլ ներում է հայցում,
քարն էլ թաղեցեք, որին իմ սրտից արյուն է կաթել,
մարդկանցից հեռու, աղբանոցի մեջ վառեք երգերս...
ապաշխարհեցեք, եթե երբեւէ բարեւել եք ինձ։

Ո՞վ եմ վերջապես - ճամփի շլնքին երազի ջարդոն,-
իմ փետուրներից, խնդրեմ, կապեցեք փողոցի ավել,
ձեր ոտքի ծայրով շոշափեցեք ինձ - հողը փխրուն է,
լեռը անկումն է ջրվեժի խորքում զարթնած կարոտի.
ցողունը կոտրած եղեգը թողեք թեքվի ինձ վրա։

Comments