sesli meram 500 -- ինտուիցիա

kay(ıp)bedenler k/lan+-dereasonable (vv)arp presents
sesli_meram_500_////ինտուիցիա

03 mart 2025 pazartesi günü kaydedilmiş programın parça dizinidir.

/////sesli meram muhteviyatı\\\\\
01. Adred - All Out King (Prestige Music Group)
02. Adred - Looking Inward (Prestige Music Group)
03. Marcus Visionary - Sentinel (Inner City Dance)
04. Marcus Visionary - Nexx Ting (Inner City Dance)
05. NC 17 & Philth - Blunted (Dispatch Recordings)
06. NC 17 & Philth - Keep U Close (Dispatch Recordings)
07. Kasra & Enei - Transmitter (feat. Jakes) (En:vy Remix) (Critical Music)
08. Yaano & Visla - Roadblock VIP (feat. Sparkz) (Critical Music)

/////arz-i-hal
"Anlık değil ömürlük bir sınama halinin içinde dört dolanıyor memleket ahvali. Ne akıl, ne düşünce tam yerli yerinde konuluyor artık. Ne sözün gerçekliğinden bir yansı, ne de hepsi bir hep aynı düşünce ile çıkagelen siyaset erkanında en ufak bir utanma tahayyülü. Emare ya da belirtiler her şeyin çok daha sarpa sardığı bir menzilin gerçekliğini bildiriyor hala iş bu sahada. Muktedir ve avenesinin suna geldiği perspektif başkalaşmış bir menzili alenen bildirirken, gerçekliğin eğri, çarpık ve noksan kılındığından bahsedebilen bir avuçtan da az muhalif dışında kalan o iktidara yamanan tiplemelerle birlikte tüm itirazlar, çekinceler yutuluyor. Muktedir oyununu ve memleketi dönüştürme çabasını yeknesak kılarken, itiraz ve tenkitler alt ediliyor. Alenen, hemen giz / sır olmayan bir kuşatma devreye konuluyor. Türkiye gerçekliği, madun siyasi aktörlerin nobran, benmerkezci, tek tip, tek dil, tek anlamda beton, millet, sakarya ile bütünleştirdiği ötekisine dair en ufak bir tahayyüle dahi geçit koymadığı / bırakmadığı bir şablonla var ediliyor.

Sürekli yinelenen senaryolar, her defasında içinden bu sefer çıkılamaz denilen vakaların tam da ortasında yeniden imal edilen hamlelerle sınama memleketin her gününün sabiti kılınıyor. Düpedüz yalın bir biçimde devletlinin suna geldiği her şey belirgin bir tehdit ve tahakküme esareti işaret ediyor. Ne sorun ne sorgulayın, ne bilin ne de fazla meraklısı olun. Hiçbir şeye itirazı var etmeyin, elinize, cebinize girenlerle, soluk alabiliyor olmanıza şükredin bildiriliyor. Kesif çürüme dört bir yanı kapsamışken, sınamalarla bir biçimde Kürd halkının seçilmişlerine bedeller ödetiliyor. Milli ve yerli olagelen koalisyon elinde sandık beyanı kutsaldır / seçim halkın takdiridir diye gazlanırken on ikinci belediye olarak Kars, Kağızman belediyesi iç edilir. Kayyım darbesinin arasız, fasılasız sürdürülebilir kılındığı bir zeminde, barışma ihtimali var edilir. PKK’nin temellerindeki ol isim Öcalan elinden çıkagelen, üstü örtük / saklı kılınan bir meramla çok da teferruata düşülmeden bir ülkede nihayetinde “sağduyunun” hakim kılınabileceği bir iklim aranır. Sahi hangisi doğru Türkiye’dir denilirken, bir yandan, bir aralıktan baş efendinin uzattığımız ele, hile hurda, arka yollardan eylemler müdahaleler gerçekleşirse, sonucu da ağır olur minvalli açıklama çıkagelir. Toplumsal müştereğini insanların canlarının savunma üzerinden değil, akan kana, kaybedilen / kazanılan milyarlara göre biçimlendiren bir cenahta, barışın esamesi hiç okunabilir mi, okunur mu?

Ömürlük bir sınama halini bildiren, sorunları olduğu gibi muhafaza eden bir menzilin, geleceğini her nasıl biçimlendireceği illa ki silahlı külahlı işlere ya da siyasetin bütün o pragmatist yüzeylerinde kotarılan hallere / eylemlere dair görüş bildirip itiraz etmeleri değil hayata düşürülen gölgeleri sorabildiği vakit bir memleket fark edilecektir. Afaki bir biçimde unutmayacağız denilen hangi yıkım varsa kısacık sürelerde, gündemin önce en alt sonra da unutuş tarlasına sevk olunduğu bir zeminde o sınamaların ömürlük kılınması söz konusu edilir. 6 Şubat depremlerinden sonra ortaya çıkan hileli hurdalı müteahhitlerin ölümü taşıyan binalarına dair açılan davaların akıbetinin hep sonuçsuz kaldığı bir menzil misal buna örnektir. Tekirdağ Çorlu’da yedisi çocuk 25 kişinin yaşamını yitirdiği bir kıyım hali / tren kazasının ardından çıkagelen “lütfen” adaletin, eksik gedikliği ne olacaktır, kaç kişi hatırlayacaktır. Daha yakınlara gelelim, hemen her şekilde kuralların da kaidelerin de istismar olunduğu, yetmiş sekiz insanın bile isteye göstere göstere katledildiği Kartalkaya yangınının akıbeti ne haldedir, sorumluların hesap verdiğine dair en ufak bir tahayyül söz konusu edilebilmiş midir? Yukarıda anılan örneklerdeki gibi hiç ama hiçbir vakada tek bir kamu personeli, yönetim katından tek bir insan, bürokratından bakanına tek birisi kalkıp da iki satır hesap vermiş midir? Yalnız ve sessizliğe rehineliği artık tescillenmiş ülkede hak nedir, hukuk kime işler, adalet neye yarar her durumda afaki bir unutturma istikrarla var edilirken. Bütünüyle unutturulanın ardının yepyeni yıkımların rotasına girmek olduğunun bunca teyitli örneği söz konusuyken, hayatta bir kez olsun dur denilebilecek midir muktedir / sermaye / güç sahiplerine karşı yetti artık itirazı. Sahiden!" sesli meram

*akla düşenler, yola çıkıldıktan sonra derinleşen açmazlar ve sorun yumaklarının bireyi neredeyse dakika sekmeksizin nefessiz bırakışı karşısında hala "akil" olanı aramaya devam ediyoruz. akil olanın belirli kural ve kıstaslarla belirlenmiş zümreler için özel bir armağan olmadığına inatla inanmak istiyoruz. derdimiz meramın görünür kılınabilmesi. bahis açtıklarımız ana akımın yüz göz olmaya tenezzül etmedikleri. etmekten bir özenle koşar adım kaçındığı şeyler olmaya devam ediyor günahıyla sevabıyla ve yazabildiğimiz kadarıyla fark edilebilir ayrıntılar ile dönüştürücü, ayrıksı duruşların sebeplerini irdeleyerek endişe giderici, tanımlanmamış olanı arz etmeye çabalayarak yardımcı olmaya sesli meram // deuss ex machina ile devam...iyi haftalar...

allame-i ulul arz’dan ara nağmeler 
okuma parçası

sesli meram // deuss ex machina [ex.] genel geçer disiplinlerden uzak, deneysel ögeler ihtiva eden müzik türlerine kapısı açık bir yapılandırmayı sunmaya gayret eder. ambient’dan - folk’a uzanan ses şeceresinden alıntıları iliştirmeye devam ediyoruz. aralıksız yirmi iki yıldır... bir direniş hali içinde... yayındayız!...

her türlü eleştiri ve öneri için iletişim kanallarımız;
---------------------------------------------------------

/////poemé
Փրկություն -- Վարդան ՀԱԿՈԲՅԱՆ

Լեռը մոռացել է իմ անունը
եւ հիմա փորձում է վերհիշել։
Ու մտածմունքից
լեռան փեշերին արեւ է ծաղկում,
լեռան փեշերին ջրիկ է վարգում,
լեռան փեշերին խաղում են ձիեր։

Ձորը մոռացել է իմ անունը
եւ հիմա փորձում է վերհիշել։
ՈՒ մտածմունքից
ձորի խորքերից լույս է առվակվում,
ձորի խորքերից ելնում են վարդեր,
ձորի խորքերից երգում են հավքեր։

Ճամփան մոռացել է իմ անունը
եւ հիմա փորձում է վերհիշել։
ՈՒ մտածմունքից
ճամփին զարթնում են հարության քայլեր,
ճամփին բացվում են հեռավոր օրեր,
ճամփին թախծում են չմեռնող սերեր։
Տունը մոռացել է իմ անունը
եւ հիմա փորձում է վերհիշել։
ՈՒ մտածմունքից
դարձս դառնում է տան համար բաց դուռ,
դարձս դառնում է տան համար երազ,
երազը իմ դեմ ծաղիկ է բացում...
Վերադառնում է անունս հողին,
հողից թարմերամ շիվեր են ելնում։

Comments