kay(ıp)bedenler k/lan+-dereasonable (vv)arp presents
sesli_meram_516_////ավերում
30 haziran 2025 pazartesi günü kaydedilmiş programın parça dizinidir.
/////sesli meram muhteviyatı\\\\\
01. Eijer - Nebulous (Metalheadz)
02. Eijer - Space Freak (Metalheadz)
03. Bungle - Lacuna (Influence Records)
04. Bungle - Concord (Influence Records)
05. KRÆK & Nickbee - Trippin (Rido Remix) (Flexout Audio)
06. Trail - Frames (Zero T Remix) (Flexout Audio)
07. Calyx - Deadly (Critical Music)
08. Calyx - Gully (Critical Music)
/////arz-i-hal
"Ekranda neşeli günler, bilmiyoruz kaçıncı defadır, bildik, aşina replikler dönüyor. Modern zaman öncesinde kalakalmış bir mizansen, kurgu değilmiş gibi gerçekten etki etmeye her sekansı biliniyor olsa da devam oluyor. Hayatın akışına yapılan müdahalelerin en alttaki o insanlar, yani sıradan olan bizim gibilere etkisinin yadsınamayacak tahayyüllere dönüşüm ihtimali başlı başına neşeli günleri bize bir ayna kılıyor. Hem içinde kalakaldığımız yerin, hem de sınırlarının dört bir yanının içler acısı hallere esaretinin, duraksamadan var edilen her anlamdaki yıkıcılığa rehineliği söz konusuyken o neşeli günler hissiyatı, bir anda her şeyin ama her güzel şeyin sınırlandırılmasının utanç verici hallerinde insanın ezilmesinin, köşeye kıstırılmasının acı / kekremsi / can yakıcı örnekleriyle buluşuyoruz. Müştereklerin muhafazasından çok daha fazla yerle bir edilmesinin önüne geçebilme çabasının yolunda, her şeyin çetrefilli bir girdaba, puslu bir fasit döngüye rehin olunması o neşeden, huzurla beraber var edilen üç kuruşa talim ama mutlu yaşamların dahi hedef kılındığı yepyeni bir neo-liberal kasırgayı bildiriyor.
İsrail’in Amerika ile kura geldiği dengeleri alt üst eden, İran’a yönelik saldırganlığından bir kere daha ortaya çıkan irin zaten başlı başına bir şeyleri anlatmaktadır. Trump efendi ile Netanyahu ve kurmaylarının, G7 ülkeleri diye anılan üst küme terör devletlerinin en alt kesimde yer alan Azerbaycan, Suriye gibi mimli, kulluğu her şeyden amade görebilen, kendi iktidarlarının bekası adına şiddeti normatif kılan paragöz, çıkarcı devletlerin olur vermesiyle bir kere daha sıradan insanların hayatı zindana çevrilir. İran’daki yıkımın her anlamda boyutu derindir. Salt nükleer / uranyum zenginleştirme çabası değil yine yeniden bir biçimde otokrat iktidarın zorbalığına, vurdumduymaz dediğim dedik oyununa insanlar rehin kılınır. Kaybedilen insanlar birer teferruat ilan edilip, kazanım varmış gibi şölenler düzenlenir, herkesin işi tıkır tıkır tıkırında. Dünyanın baş belası olagelen Trump efendinin elinde kalakalmış bir sustalı oyun kurucunun yönlendirmesiyle, İsrail’in eli kanlı çete başı Netanyahu’nun da durumu pek farklı değildir. İsrail sokaklarında “istifa” sesleri yükselirken, on binlerce insanın maddiyattan ziyade manevi kayıplarının söz konusu olduğu bir zeminde, inatla yok ediciliğe devam etmek istenir. Bunlardır işte Neşeli Günler gibi kendi halindeki bir seyirliği, başka yerlerdeki hayatlarla buluşturan o kör karanlıkları görmemize vesile. Kaldı ki, Gazze Şeridi’nde diğer savaş alanlarından apayrı bir özellikle açlık oyunları var edilirken, insanlara durup dururken katledilmesine devam olunan bir hal gerçek kılınır. Hiçbir şeyinin nizami / kanuni / legal olmadığı İsrail, katliamcılık mefhumunu, soykırımcılıkla en üst perdeye taşır. Birkaç gün içerisinde, yardım almak için bekleyen yüzlerce insanın can verdiği bir sahnenin gerçekliği, bütün savaş gümbürtüsünün yıkıcılığı kadar ağır bir sınamayı insana bildirir. Sahiden bu mudur modern insan. Buraya kadar mı? Bebeklerin açlıktan öldüğü bir zeminde hangi sözler, hangi eylemler bütün o yıkıcılığı durdurmaya kafi gelecektir ki sahiden." sesli meram
*akla düşenler, yola çıkıldıktan sonra derinleşen açmazlar ve sorun yumaklarının bireyi neredeyse dakika sekmeksizin nefessiz bırakışı karşısında hala "akil" olanı aramaya devam ediyoruz. akil olanın belirli kural ve kıstaslarla belirlenmiş zümreler için özel bir armağan olmadığına inatla inanmak istiyoruz. derdimiz meramın görünür kılınabilmesi. bahis açtıklarımız ana akımın yüz göz olmaya tenezzül etmedikleri. etmekten bir özenle koşar adım kaçındığı şeyler olmaya devam ediyor günahıyla sevabıyla ve yazabildiğimiz kadarıyla fark edilebilir ayrıntılar ile dönüştürücü, ayrıksı duruşların sebeplerini irdeleyerek endişe giderici, tanımlanmamış olanı arz etmeye çabalayarak yardımcı olmaya sesli meram // deuss ex machina ile devam...iyi haftalar...
allame-i ulul arz’dan ara nağmeler
okuma parçası
sesli meram // deuss ex machina [ex.] genel geçer disiplinlerden uzak, deneysel ögeler ihtiva eden müzik türlerine kapısı açık bir yapılandırmayı sunmaya gayret eder. ambient’dan - folk’a uzanan ses şeceresinden alıntıları iliştirmeye devam ediyoruz. aralıksız yirmi iki yıldır... bir direniş hali içinde... yayındayız!...
her türlü eleştiri ve öneri için iletişim kanallarımız;
---------------------------------------------------------
/////görsel///// massacres ahead:::imranovi:::bbc arts
/////poemé
Դող -- Վարդան ՀԱԿՈԲՅԱՆ
Օդը վարակվեց տերեւի դողով,
եւ կուրծքն աղջկա
այնքան աննշան ու քիչ էր բացված,
որ չերեւացող կրծքակալի տակ
մի կերպ սողոսկած հայացքս արդեն
չի կարողանում՝
ոչ այն է... դուրս գա,
ոչ այն է... սուզվի։
Սակայն այդքանն էլ բավական է, որ
ամառը դառնա ամառ ավելի։
Տեսնես ծառերը
ունենու՞մ են իմ զգացումը այս,
երբ խենթանում են ինչ-որ պահերի,
տեսնես գետերը
ունենո՞ւմ են իմ զգացումը այս,
երբ ուշանում է... ուշանում է այն,
առանց որի ես
ծմակում կանգնած մի բուսաչոր եմ։
Իսկ աղջիկն, ահա, դեռ ծիծաղում է։
Ես մոտենում եմ,
եւ օդը որտեղ դողում է նրա
շնչից բռնկված,
հենց այնտեղ շունչս ուզում է հատվել։
Բայց իրականում
այդ շնչով է իմ շունչը տեղ գալիս։
Տերեւի դողը դողոցք է դարձել
եւ ահա օդը կոկորդ է այրում.
Թողնում եմ, որ իմ չպահվող ձեռքը
թեթեւ-աննկատ
ձեռքին մոտենա՝ գգվելու նման։
Ու ես լցվում եմ վաղուց չջրված
մարգերի հանգույն,
ճեղքերս կամաց իրար են գալիս՝
երկրագունդը
փրկելով երկու մասի կիսվելուց։
ՈՒ աղջիկն իրեն պահում է այնպես,
իբրեւ չի զգում,
որ ինքը արդեն ըմպվում է անհագ
մարմնիս բոլոր, բոլոր մասերով։
Տանջանքն էլ, ինչ խոսք,
երեւի ունի երանությունն իր։
Սա էլ որերորդ ամառվա շոգն է,
որ կրկնվում է մեր մեջ, մեր ներսում.
տերեւն ափսոս է՝
դողը վերցնենք,
ծառն էլ ափսոս է, չի կարող խոսել։
Եվ օդը շատ է ուզում, որ շնչվի։
Աղջկա ձեռքը ափիս մեջ առնում
եւ ներս եմ մտնում
երկնի դռներով,-
հարսնաոտքի տակ ջարդվող ափսեն էլ
թող լինի ճերմակ լիալուսինը։
Մի մրջյուն ելնում ծառի դողն ի վեր,
հողից մինչ աստղեր
օրհնաբանում է ինձ՝ խոհակցին իր,
եւ օգնում է ինձ, որ տեղավորվեմ
այնտեղ,
իր կողքին՝
տերեւի
դողում։
Comments