sesli meram 524 -- դեֆորմացիա

kay(ıp)bedenler k/lan+-dereasonable (vv)arp presents
sesli_meram_524_////դեֆորմացիա

25 ağustos 2025 pazartesi günü kaydedilmiş programın parça dizinidir.

/////sesli meram muhteviyatı\\\\\
01. Hypershell - Fixing (Flight Pattern Records)
02. After City - Gem (Flight Pattern Records)
03. CPH & Phil Tangent - Can You Hear Me (Onward Music)
04. CPH & Jay Dubz - Open Your Eyes (Onward Music)
05. BCee - Fall (feat. Kit Rice) (Liquicity Records)
06. BCee - Flowers (feat. Makoto & Luke Truth) (Liquicity Records)
07. Wez Walker - Heart Shaped Mistakes (Fokuz Recordings)
08. Wez Walker - Can't Hurt No More (Fokuz Recordings)

/////arz-i-hal
"Doğrunun esamesinin okunmadığı bir zeminde, cürüm dört yanı zapturapt altına almıştır. Her şeyin en başta da yaşama erdeminin yok sayıldığı bir zeminde zulüm ile nasıl bir gelecek var edilebilir ki, yalansız, hilafsız ve hakiki. Düzenin var ettiği eşik, oluşturduğu çürümenin bir istikamet bildirildiği zeminde, yalanların var ettiği dönüşümün hangi yıkımlara mahal verdiği açık değil midir? Halen her günün bir öncesini aşan bir cerahate kurban eylendiği afaki bir meseleyken yarınları bugünden daha ala kılacak neyi kalmıştır bu ülkenin? Tüm demokratikleşme hamleleri, adıyla sanıyla ekonomik özgürlükler, illa bir yerlere bağlı ya da bağımlı, şartlara bel bağlatmayacak olagelen müşterek bir savunuya bunca uzak kalıp, bu kadar eksik gedik var edilirken doğrunun esamesi ne ara okunacaktır. Kim doğrusuna, doğrusundan mevzuyu getirip, hakikatten bahis açacaktır. Genel geçer değil asırlık bir hal belli bir yönetim şablonunun her geçen gün daha da daraltılarak sıradan insanlara cendere halini almasına mahal verilen bir zeminde o hakikatin yolu daha engebeli, daha engelli konulmaya devam olunacak mıdır, nedir, nasıldır?

Toplumsal ideyi, birlikte dayanışmayı, mutlak çözüme varabilmek için imece birliktelik ve tahayyülleri kenara iten bir zeminin geleceğinde hakikate ne kadar yer vardır. Henüz yolun çok başında olunan bir barış ve kardeşlik projesi olarak duyurulan Kürd Sorununa nihai çözümleme için atılan adımların ortasında çıkagelen bir dilsizleştirme, suskunluğun savlandığı bir zemin gerçekliğinde hayatın ehven olanına sıra gelir mi, hiç getirilebilir mi sahiden? Anadilde konuşmanın, memleket sathında nüfusu ile ikinci en büyük kimliğin ta kendisi olagelen bir halkın aidiyetini, acıyla bütünleşip, kendi sınırları içinde kalakalmış o annelik haklarını kullanarak tıpkı asker yakınları gibi meselenin gerçek odağını arayan ve soran insanlara dayatılan Türkçe konuş çok konuş tahammülsüzlüğünün hangi açmazları beraberinde getirdiği afaki değil midir, hala mı değildir? Basite indirgenemeyecek ayrımı onunla birlikte kurumsallaştırılan ve memleket sathında barış süreciyle eş zamanlı olarak kökü yeşertilmeye çalışılan ittifak dışında kalakalmış kimi zırcahil, kör kör parmağım ol gözüne ırkçının hezeyanı olarak var edilen nefret temsilinin mecliste yeniden var edilmesi halinin sorumluluğu ne olacaktır, kim verecektir ki hesabını?" sesli meram

*akla düşenler, yola çıkıldıktan sonra derinleşen açmazlar ve sorun yumaklarının bireyi neredeyse dakika sekmeksizin nefessiz bırakışı karşısında hala "akil" olanı aramaya devam ediyoruz. akil olanın belirli kural ve kıstaslarla belirlenmiş zümreler için özel bir armağan olmadığına inatla inanmak istiyoruz. derdimiz meramın görünür kılınabilmesi. bahis açtıklarımız ana akımın yüz göz olmaya tenezzül etmedikleri. etmekten bir özenle koşar adım kaçındığı şeyler olmaya devam ediyor günahıyla sevabıyla ve yazabildiğimiz kadarıyla fark edilebilir ayrıntılar ile dönüştürücü, ayrıksı duruşların sebeplerini irdeleyerek endişe giderici, tanımlanmamış olanı arz etmeye çabalayarak yardımcı olmaya sesli meram // deuss ex machina ile devam...iyi haftalar...

allame-i ulul arz’dan ara nağmeler 
okuma parçası

sesli meram // deuss ex machina [ex.] genel geçer disiplinlerden uzak, deneysel ögeler ihtiva eden müzik türlerine kapısı açık bir yapılandırmayı sunmaya gayret eder. ambient’dan - folk’a uzanan ses şeceresinden alıntıları iliştirmeye devam ediyoruz. aralıksız yirmi iki yıldır... bir direniş hali içinde... yayındayız!...

her türlü eleştiri ve öneri için iletişim kanallarımız;
---------------------------------------------------------

/////poemé
Քո խոսքերը -- Վարդան ՀԱԿՈԲՅԱՆ

Քո խոսքերը փափուկ են, քան
խոտը թավիշ,
որի վրա թավալվելիս միայն տեսանք,
թե ինչպիսի մանր քարեր ունի պահած,
ավազից էլ մանր քարեր։
Քո խոսքերը մաքուր են, քան
ակն աղբյուրի,
որի վրա խոնարհվելիս միայն տեսանք,
թե ինչպիսի մանր քարեր ունի պահած,
ավազից էլ մանր քարեր։

Քո խոսքերը շիտակ են, քան
ճանապարհը,
որով բոբիկ ընթանալիս միայն տեսանք,
թե ինչպիսի մանր քարեր ունի պահած,
ավազից էլ մանր քարեր։

Բարձրանում եմ ես սարն ի վեր
ավազների,
ուր ամեն մի քայլ անելիս,
ավազի հետ
        սահում եմ... ետ։

Քո խոսքերը՝
մանրահատիկ, ավա՜զ-ավազ,
ՈՒ դեռեւս... չհողացած,
Եվ ծիլ չի տա հունդը այնտեղ,
եւ նրանցով բույն չի հյուսի ծիծեռնակը։

Comments